Bazı çocukların öfke sorunları olabilir veya içine kapanık olabilirler!İstismara uğrayan çocuğun tepkilerini anlamanın önemine vurgu yapan uzmanlar, bazı çocuklarda öfke sorunu yaşanırken bazılarının içine kapanıklık yaşayabileceğini, yeme-içme bozuklukları, uyku sorunları gibi pek çok farklı davranışın gözlenebildiğini söylüyor.Deneyimli klinik psikolog Seda Aydoğdu, çocukların hangi tacize maruz kaldıklarını bilmeyebileceğini belirterek şöyle konuştu: “Çocuklar kendilerini güvende hissettiklerinde ve yargılanmadıklarında duvarlarını indirip olayları anlatıyorlar. Oyunlar, resimler, sohbetler, yürüyüşler gibi aktiviteler çocukların kendilerini ifade etmelerine yardımcı olabilir.” dedi.Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi'nden uzman klinik psikolog Seda Aydoğdu, yıllardır mahalledeki çocuk istismarı ve sünger odasında çocuk cinsel istismarının önlenmesi konusunu değerlendiriyor.“İstismarın fark edilmemesi imkansızdır.”“Çocuklar istismar gibi büyük travmatik bir olaya maruz kaldıklarında bu durumu fark etmemek mümkün değil.” Deneyimli klinik psikolog Seda Aydoğdu, her çocuğun kendini farklı şekillerde ifade ettiği göz önüne alındığında, çocukların yaşlarına göre sözlü veya sözsüz davranışlar sergilediğini bilmek gerektiğini söyledi.“Bazı çocuklarda öfke sorunu yaşanırken, bazılarında ise kendini izole etme sorunu yaşanabiliyor.”Deneyimli klinik psikolog Seda Aydoğdu, şunları söyledi: “Dolayısıyla istismara uğrayan çocuğun yaşı ve kişisel gelişimi, tepkilerinin anlaşılmasında önemlidir. Yaş ve kişilik yapısına bağlı olarak çocukların istismar gibi ağır travmalarla karşı karşıya kaldıklarında farklı davranışlar sergilemeleri muhtemeldir. Örneğin bazı çocuklarda öfke sorunu yaşanabilirken bazılarında ise kendini izole etme durumu yaşanabilir. Daha önce keyif alınan aktivitelerden zevk alamama, yeme-içmede bozukluklar, uyku sorunları gibi pek çok farklı davranış gözlemlenebilir. dedi.“Ebeveynlerin çocuğun davranışını istismar olarak tanımlamaması normal.”Ancak ebeveynlerin bu davranışları istismar olarak tanımlamamasının ve başka nedenlere bağlamasının normal olduğunu söyleyen Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, şöyle devam etti: “Örneğin, çocuğun oyundaki başarısızlığını ya da ailesiyle yaptığı kavgayı ona bağlamak yerine. İstismara uğrayan arkadaşlar farklı açıklamalar bulabilir. Bu durumda ebeveynlerin çocuklarının davranışlarını anlamak ve değerlendirmek yerine kendi iç dünyalarını sorgulamaları gerekebilir.“Ebeveynler çocuklarının duygusal ve davranışsal değişimlerini dikkatle gözlemlemeli.”Çocuk istismarına ilişkin farkındalık ve eğitim, ebeveynlerin çocuklarının davranışlarını doğru bir şekilde değerlendirmelerine ve gerektiğinde profesyonel yardım almalarına yardımcı olabilir. Ebeveynlerin çocuklarının duygusal ve davranışsal değişimlerini dikkatle gözlemlemeleri ve gerekiyorsa uzman desteği almaları önemlidir. Sonuç olarak çocukların istismara maruz kaldıklarında gösterdikleri davranışlar ebeveynler için önemli bir sinyaldir ve bu davranışların doğru şekilde değerlendirilmesi ve yönetilmesi gerekmektedir. “Ebeveynlerin çocuklarını dinlemeleri ve güvenliklerini ve refahlarını sağlamak için onların ihtiyaçlarına duyarlı bir şekilde yanıt vermeleri önemlidir.”Aileler çocuklara nasıl yaklaşmalı?Çocukların ailelerine duydukları güvenin kendilerini ifade etmelerine olanak sağlayacağını kaydeden Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, şunları söyledi: “Ancak yetişkinler olarak çocuklarla iletişim kurmak her zaman kolay olmuyor çünkü onların iletişim dili bizimkinden farklı olabiliyor. Ayrıca çocuklar hangi istismara maruz kaldıklarını bilemeyebilirler. Bu nedenle çocukları anlamak için onların dilini anlamamız gerekir. Çocuklar kendilerini güvende hissettiklerinde ve yargılanmadıklarında duvarlarını yıkarlar ve her şeyi açarlar. Bu nedenle çocuklarla iletişim kurarken onların dilini konuşmaya başlamalıyız. Oyunlar, resimler, sohbetler, yürüyüşler gibi aktiviteler çocukların kendilerini ifade etmelerine yardımcı olabilir.” dedi.“Çocuklar ancak saygı ve sevgi olduğunda kendilerini ortaya koyarlar.”Deneyimli klinik psikolog Seda Aydoğdu, çocuğun zihninde “bunu söylersem annem ve babam bana inanır, bana güvenir ve bana kızmazlar” düşüncesini oluşturmanın önemine vurgu yaparak, şöyle diyor: “Çocuklar yüksek sesle konuşmaktan kaçınırlar. Cezalandırılacağını düşündükleri durumlarda.Basit mantıkla ceza olduğunda kapanırlar veya yüz çevirirler.Ama saygı ve sevgi olduğunda açılırlar.Bu nedenle çocukların iyi bir ortamda büyümelerini sağlamak önemlidir. Güvenli ve destekleyici bir ortam.
—–Sponsorlu Bağlantılar—–
—–Sponsorlu Bağlantılar—–
—–Sponsorlu Bağlantılar—–