Enflasyonun emekli maaşları ve asgari ücret üzerindeki etkisine değinilen önerinin gerekçesinde, “Bu yüksek enflasyon bağlamında asgari ücretin yılda yalnızca bir kez belirlenmesi, işçilerin satın alma gücünde büyük bir kayba neden oluyor” denildi. Aynı şekilde gerçek emekli maaşları enflasyon karşısında değersiz hale gelen emeklilerimiz, temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanıyor. Bu nedenle emeklilerimiz genel ekonomik sorunların yanı sıra gelir yetersizliğinden kaynaklanan sosyal ve psikolojik sorunlarla da baş etmeye çalışıyorlar” dedi.
KRİZDEN KORUNUN
Asgari emekli maaşının 10 bin liraya çıkarılmasının yeterli olmadığı belirtilen öneride, “Düşük gelirli grupları krizden korumak ve satın alma güçlerini yüksek enflasyondan korumak, bunun sonucunda da Hükümetin uyguladığı yanlış ekonomi politikaları nedeniyle bu sektöre hızla müdahale edilmesi kaçınılmaz hale geldi.”
SATIN ALMA GÜCÜ KORUNMALI
Teklifte şu önerilere yer verildi:
-Tasarımızla asgari ücretli çalışanlarımızın en azından satın alma gücünü korumak için asgari ücretin üç ayda bir oluşan enflasyon oranında artırılması gerekiyor.
-Asgari emekli maaşının belirlenmesinde asgari ücretle ilişki kurularak en düşük emekli maaşının asgari ücret seviyesine yükseltilmesi.
-Küçük esnafımızın vergi yükünü ve sigorta primlerini azaltın.
-Esnafların kendileri ve çalışanları için yaşlılık, maluliyet ve ölüm sigortası için ödedikleri primlerin işveren payının yarısı Hazine tarafından karşılanacak.