Avrupa Komisyonu, Macaristan'ın “iyileşme ve dayanıklılık planının” revize edilmiş versiyonunu onayladı. Böylece Budapeşte'ye 920 milyon euroluk “koşulsuz” ödeme yapılmasının önü açıldı.
Avrupa Komisyonu, küresel enerji pazarındaki bozulmaya yanıt olarak uygulamaya konulan “REPowerEU” planı kapsamında Macaristan'a 920 milyon euro aktarmaya hazırlanıyor.
Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin hemen ardından hayata geçirilen RePower EU, Avrupa Birliği'nin ithal fosil yakıtlardan uzaklaşıp yeşil dönüşümü hızlandırma planıdır.
Ülkeler, RePower AB kapsamında kendilerine tahsis edilen paranın yüzde 20'sini likidite sağlamak ve temiz enerji projelerini başlatmak için “ön finansman” olarak alma hakkına sahip.
Macaristan örneğinde “ön finansman” tutarı 920 milyon Euro'yu buluyor ve önümüzdeki on iki ay içinde iki ayrı taksit halinde ödenecek.
920 milyon avroluk plan şarta bağlı değil. Ancak planın geri kalan 10,4 milyar avroluk kısmı, yolsuzlukla mücadele, yargı bağımsızlığının güçlendirilmesi ve kontrol sistemlerinin kurulmasına ilişkin bir dizi reformdan oluşan 27 “süper hedefin” gerçekleştirilmesiyle yakından bağlantılı.
Geçen yıl “süper kilometre taşları” tanıtıldı ve Budapeşte ile Brüksel arasındaki yoğun görüşmelerin ardından Macaristan'ın bunları tamamlama konusunda önemli ilerleme kaydettiği söyleniyor.
Komisyon tarafından açıklanan olumlu değerlendirmenin Üye Devletlerin nitelikli çoğunluğu tarafından onaylanması gerekmektedir. Yeşil ışığın yakılması bekleniyor çünkü hükümetler, Komisyon onay verdikten sonra birbirlerinin ulusal planlarını engellemeyeceklerine dair yazılı olmayan bir anlaşmaya uyuyorlar.
Ancak 920 milyon avronun koşulsuz serbest bırakılmasının tartışmalara yol açması bekleniyor.
Uyum Fonu'nun 22 milyar eurosu donduruldu
Macaristan, ülkede algılanan demokratik gerileme nedeniyle uzun süredir inceleme altında. Ayrıca Brüksel ile yaşanan anlaşmazlık, uyum fonunda 22 milyar avronun dondurulmasına yol açtı.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban, kendi deyimiyle “mali şantaja” yanıt olarak, veto yetkisini, Ukrayna ile katılım müzakerelerinin başlatılması da dahil olmak üzere önemli kolektif kararları rayından çıkarmak için kullanmakla tehdit etti.
Orban, Kremlin'in Ukrayna'ya karşı topyekün savaş başlatmasından bu yana bir AB liderinin ilk ikili toplantısı olan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile geçen ay Çin'de bir araya geldi. Bu toplantı Brüksel'de pek hoş karşılanmadı ve Avrupa birliğine bir hakaret olarak görüldü.
Günler sonra Başbakan Orban, Ukrayna'ya uzun vadeli mali yardım sağlayacak 50 milyar Avroluk bir AB fonunun oluşturulmasına şiddetle karşı çıktı.
Bu haftanın başlarında Budapeşte, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile milyarder George Soros'un oğlu ve Açık Toplum Vakıfları'nın (OSF) şu anki başkanı Alexander Soros'u hedef alan bir kamu kampanyası başlattı. Macaristan'ın her yerine asılan reklam panolarında şöyle yazıyordu: “Onların ıslık çaldığı melodiyle dans etmeyelim!”
Kampanya, vatandaşlara farklı AB politikalarına ilişkin görüşlerinin sorulduğu, bağlayıcı olmayan ulusal istişarenin bir parçası. Ankette “oldukça taraflı ifadelerle dolu” 11 soru yer alıyor.
Yine bu hafta Orban hükümeti, yabancı fonların yurt içi kampanyalarda ve STK faaliyetlerinde kullanımını araştırmak üzere bir “egemenliği koruma ofisi” kurmayı amaçlayan yeni bir yasa tasarısı sundu. Önerilen bu düzenleme, siyasi muhaliflere, sivil topluma ve sendikalara yönelik olası baskılara ilişkin endişeleri artırdı.